Ramiz Alia yönetimindeki AEP aracılığıyla kapitalizm yoluna sokulan ve şimdilerde emperyalist dünya ekonomisinin bir parçası haline gelmiş bulunan Arnavutluk'un devrimci dönemine veya sosyalist kazanımlarına ilişkin spekülasyonlar ve palavralar durmak bilmiyor.

Günümüz Arnavutluk'unu yoksulluğa, karanlığa, toplumsal ve doğal kirlenmeye bulayan hainler ve emperyalist dünya burjuvazisinin sözcüleri yalan ve demagoji bombardımanıyla her şeyi tersyüz etmeye çalışıyorlar.

Coğrafik Giriş

Rwanda, Ekvator’un hemen güneyinde, batısında Zaire, kuzeyinde Uganda, doğusunda Tanzanya ve güneyinde Burindi bulunan ve denize kıyısı olmayan bir ülkedir.

Ülkenin yüzölçümü 23,338 kilometrekare ve nüfusu 7.1 milyondur. Nüfus üç etnik gruptan oluşmuştur: Hutu’lar (yüzde 85), Tutsi’ler (yüzde 14) ve Tva’lar (yüzde 1). Tva’ların, ülkenin en eski sakinleri olduğu sanılmaktadır. Hutu’lar ve Tutsi’ler aynı dili konuşurlar ve akrabadırlar. Ortalama nüfus yoğunluğu kilometrekare başına 304 kişi olan Rwanda, Afrika’nın nüfus yoğunluğu en yüksek ülkesidir.

Rwanda dağlık bir ülkedir. Ovaları sıcak ve nemli ve yaylaları daha serin olan Rwanda, tropik bir iklime sahiptir. Ortalama ısı 14 derecedir. Ortalama yıllık yağış 100-125 cm. olup yağışların en yoğun olduğu dönem şubat-mayıs arasıdır.

Sunuş:

Kasım 1994’de Moskova’da yapılan Uluslararası “Stalin Semineri” sırasında, MLKP-K temsilcisi yoldaşla Kuzey Amerika’da kurulu Alliance (M-L) adlı örgütün temsilcisi yoldaş, bu seminerin ev sahipliğini yapan Rusya Komünist İşçi Partisi ve Tüm Birlik Bolşevik Komünist Partisi’nin yöneticileri ile bir görüşme yaptılar. Dile getirdikleri görüşlerden de anlaşılabileceği gibi bu partiler, henüz Sovyet modern revizyonizmi ile ideolojik bağlarını bütünüyle koparmış olmaktan uzaktırlar. Ne var ki özellikle Tüm Birlik Bolşevik Komünist Partisi örneğinde çok daha açık bir biçimde görüldüğü gibi bu partiler Marksizm-Leninizm’e yönelmişlerdir. Dünden geleceğe uzanan kimliklerini karakterize eden budur. Siyasal açıdansa devrim cephesinde bulundukları aşikardır.

GİRİŞ

Emperyalistlerin ve günümüzde Kürdistan’ı ilhak altında tutan bölge devletlerinin kanlı pençeleri altında yaşam savaşı veren Kürt ulusunun dört parçaya bölünmüş ülkesinde geçirdiği binlerce yıllık tarihsel macerayı bütün yönleriyle incelemek yazının konusu değildir. Ancak Kürdistan’ın tarih içindeki yerinin, varlık koşullarının ve parçalanma sürecinin ana hatlarıyla da olsa ele alınması gerek Kürdistan’a dair çeşitli tezlerin irdelenmesi, gerekse de Kuzey Kürdistan’ın mevcut statüsünün hangi özgün koşulların ürünü olduğunun ortaya konulabilmesi açısından önemlidir. Yazıda bu yol tutulmuştur. Keza dört parçaya bölünme ve sömürgeleştirilen Kuzey Kürdistan gerçeklerinin emperyalistler ve Türk burjuvazisi yönleriyle doğru biçimde değerlendirilebilmesi için 1914-1923 ve 1924-1938 süreçleri nispeten ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Tüm bu on yıllar aynı zamanda Kürt ulusal direnişlerinin ve özgürlük kavgasının tanıklığını yapması bakımından da incelenmeyi gerekli kılmaktadır. Temel amacı Kuzey Kürdistan’ın mevcut statüsünün belirlenmesi olan yazıda Doğu, Güney ve Güney Batı Kürdistan’ın yakın tarihine ancak yukarıda ifade edilen amaçların gerektirdiği ölçüde değinilmiştir.

Sınıf Bilinçli Bir Kapitalist: Boyner

Başlangıçta Yeni Demokrasi Hareketi’nin sözcüsü olan ve daha sonra pek çok örnekte görüldüğü gibi parti leşme kararıyla birlikte YDH Genel Başkanı sıfatını alan genç kapitalistlerden Cem Boyner, politikayı “toplum çıkarlarını dengeleme sanatı” olarak tanımlı - yor. Nihal Mete’nin 23.7.1994 tarihli Pazar Postası’nda yayımlanan röportajında o, “meslekle politik kişilik arasında doğrudan doğruya bir bağ kurulmasını doğru bulmuyorum ve görülecektir ki, Türkiye’nin bütün kesimlerinin çıkarlarını dikkate alan programlar ve politikalar YDH’den çıkacak.” “Politikaya soyunan insan kendi özel çıkarlarını unutmak zorundadır” diyerek daha açık bir vurgu yapmayı da gerekli görüyor.

Teorik-siyasal bir dergiye duyulan ihtiyacı “herkes” paylaşmaktadır. Marksist Leninist Komünistler bu alanda da üzerlerine düşeni yerine getireceklerini daha önce ilan etmişlerdi. Proleter Doğrultu bunun bir ifadesi olarak yayın yaşamına başlıyor

İki aylık periyodla yayınlanacak olan Proleter Doğrultu teorik-siyasal bir dergi işlevini yüklenecektir. Teori sorununa yaklaşım ve geçmiş sürecin bu açıdan değerlendirilmesi aşağıda ayrıca ele alınacaktır. Fakat burada vurgulanmalıdır ki proleteryanın ve sosyalizm mücadelesinin enternasyonalist tabiatına uygun olarak dergimizin sayfalarında çeviri ve tanıtım yazılarına yer verilmesine özel bir ısrar ve dikkat gösterilecektir. Bu komünistlerin, dünya devrimci ve komünist hareketinin deneylerinden, eyleminden öğrenme tarzını ete kemiğe büründürme çabalarının bir parçası olarak kabul edilmelidir.

Marksist Teori

Yaygın Süreli Yayın
Varyos Gazete Dergi adına Yazı İşleri Müdürü: Tülin Gür
Posta Çeki Hesap No: Varyos Gazete Dergi 17629956
Türkiye İş Bankası IBAN: TR 83 0006 0011 1220 4668 71

Bize Ulaşın

Yönetim Yeri: Aksaray Mah. Müezzin Sok. İlhan Apt. No: 12/1 D:7 Fatih/İSTANBUL
Tel: (0212) 529 15 94  Faks: (0212) 529 06 75
Web Sitesi: www.marksistteori5.org
E-posta: info@marksistteori.org
Twitter: @mt_dergi