Aralık 1978’de gerçekleştirilen Maraş katliamı, ’75-80 devrimci yükseliş ve faşist teröre karşı mücadele döneminin önemli dönüm noktalarındandır. Maraş katliamı, faşist diktatörlüğün devrimci gelişmeyi boğma stratejisine bağlı olarak MİT tarafından organize edilmiş bir kontrgerilla operasyonudur. Kendisi de bir kontrgerilla örgütlenmesi olan faşist MHP ve ülkücü çeteler katliamda vurucu güç olarak kullanılmıştır. Bu gerçekler, Bülent Ecevit’in yıllarca gizlediği belgelerle de itiraf edilmiştir. Buna rağmen, yüzleşilmesi ve adalet talebinin karşılanması bir yana, hala Maraş’ta anması yapılmasına dahi tahammül edilmeyen bu vahşi katliam, Alevi halkımızın ve devrimci hareketin hesap sorma mücadelesinin konusudur.
Devamını oku...
"Bazı insanlar okulda olmam gerektiğini söylüyorlar. Bazı insanlar okuyup bilim insanı olarak iklim krizini çözümleyebileceğimi söylüyorlar. Lakin iklim krizi çoktan çözümlenmiştir. Bütün bilgiler ve çözümler bizde. Ve bugün geleceği savunan olmazsa, belki hiç olmayacak bir gelecek için neden okuyayım ki? Ve öğretilen bilgilerin çoğunun toplumumuz açısından hiçbir değerinin olmadığı bir bilgiyi neden öğreneyim?” Greta Thuneberg [1] 21. yüzyıl bir ayaklanmalar çağı olarak gelişmeye devam ediyor. Patlak veren iklim krizi ve krize karşı bölgesel ve giderek küreselleşen iklim isyanı, bu ayaklanmalar çağına “yeşil” bir sayfa açtı.
Devamını oku...
Her yerde üretici güçlerde yeni bir devrimin eşiğinde olduğumuzdan söz ediliyor. G-7'den Dünya Bankası'na, TÜSİAD'dan McKinsey'e kadar sermayenin küresel ve yerel bütün örgütlü unsurları üretimde geleceğin robotlarda olduğundan bahsediyor. Burjuva ideologları televizyonlarda, gazetelerde ve sosyal medyada kitleleri ve hükümet yetkililerini krizden çıkış için “4. sanayi devrimi” olarak adlandırdıkları bu süreci yakalamaya çağırıyor. Verilere baktığımızda da robotlu üretimde önemli gelişmeler yaşandığını görebiliyoruz.
Devamını oku...
Üçüncü dünya savaşı tartışmaları geçmişten beri yapılıyor. Fakat konuya ilişkin görüşler dünden bugüne farklılıklar taşıyor. İkinci emperyalist paylaşım savaşından emperyalist dünyanın süper gücü ve lideri olarak çıkan ABD, diğer emperyalistlere göre, ekonomik ve askeri bakımdan kıyas kabul etmez üstünlüğe sahipti. Bu nedenle, ABD ve diğer emperyalistler arasında, yakın ve orta vadede bile yeniden dünyayı paylaşım savaşı söz konusu değildi.
Devamını oku...
Toplumların tarihsel gelişimi ve ilerleme tarzı, marksist hareketin, sınıf mücadelesinde aldığı konumun nedeni ve hem de sonucu olarak, her zaman gündeminde oldu. Toplumsal yaşamın üretici güçler, üretim araçları ve üretim ilişkileri bütünü ve onun üstyapısal tüm kurum ve işleyişlerinin toplamı olarak, maddi yaşam gerçekliğini devrimci analizin ve devrimci eylemin konusu olarak ele aldı. Toplumların ve onların maddi ilişkilerinin uyumu, çelişki ve çatışmasının bilgisini tarih, an ve gelecek içinde anlamlandırmaları yolundan teorisini kurdu.
Devamını oku...
Sizlerle yol arkadaşı olmanın kıvancı içindeyim. Bunu bir ayrıcalık olarak görüyorum. Bu ayrıcalıklık, bana, ne zaman zorda kalsam, “derlen, toplan ve yürü” komutu oluyor. Komutanlığınızda yol alıyorum ve size layık olmaya çalışıyorum. Seni seviyorum ve saçlarından öpüyorum... Sevgili Şirin, seni daha çok anlatamamış olmak, anlatacaklardan biri olarak, ruhumda bir sızıya neden oluyor. Bu adım bu sızıyı dindirir mi? Pek mümkün görünmüyor. Ama bu, seni kendimiz için anlatma görevlerimizi erteleyeceğimiz anlamına gelmiyor. Bir yerlerden başlamalı.
Devamını oku...
Rojava devrimi 19 Temmuz 2012’de başladı. Devrim başlar başlamaz, daha birinci ayında, 2012 Ağustos'unda MLKP'ye bağlı ilk savaşçı grubu Rojava'ya geldi. MLKP, 14 Eylül 2013’te Serêkaniyê savaşında ilk şehidini verdi. 18 Mayıs 2015’te, Rojava'daki ilk şehidinin ismi ile, Şehit Serkan Taburu’nu kurdu. Başlangıçta YPG taburlarında kalarak savaşa katılan askeri gücü, bundan sonraki savaşlara ve hamlelere MLKP Şehit Serkan Taburu olarak katılmaya başladı. MLKP, Rojava devriminde yer alış biçimiyle, hem Türkiye devrimci hareketi üzerinde, hem de enternasyonal alanda güçlü etkiler yarattı.
Devamını oku...
Partinizin 25. mücadele yılındasınız. MLKP tarihsel varlık hakkını nasıl elde etti?
Berçem Güneş: MLKP devrimci mücadelenin amaçlarını, işçilerin, emekçilerin ve kadınların özlemleri ve taleplerini, devrimi gerçekleştirmek için var oldu. Var oluşu, Birlik Devrimini gerçekleştirişi, hem ilkesel temelde bir zorunluluk, hem de mücadelenin güncel ihtiyacıydı. Kendini amaçlaştırmama düşüncesinin bir ürünü olarak ortaya çıktı. Daha sonraki bütün mücadelesini de bu temelde ilerletti. Bunu, politik askeri mücadeleden teorik üretime kadar, kendini ortaya koyduğu bütün alanlarda görebilirsiniz. Mevcut durumunu ve kuvvetlerini korumayı esas almayı mücadelesinin hiçbir alanında göremezsiniz.
Devamını oku...