Giriş

'95 yılı sonlarından başlayarak, faşist rejim cezaevlerindeki devrimci tutsaklara saldırı dalgası başlattığında, devrim mücadelesinin örgütlü kuvvetlerinin saldırı anı ve alanlarında güçlerini ve eylemlerini birleştirerek, ortak düşmana ortak vuruş gücünü konuşturmaya başladığı görüldü. Giderek, devrimci ve komünist parti ve örgütlerin merkezi düzeyde güç ve eylem birliklerini yaratma amaçlı çalışmaları gündeme girdi.

Günlerce devam eden askeri hareketliliğin sonucunda 3 eylülde Körfez'deki Amerikan savaş gemilerinden ve B-52 uçaklarından fırlatılan 27 füzeyle ABD, Güney Irak'taki tespit ettiği hedefleri vurdu. Saldırılar 4 eylülde de devam etti.

ABD, bu saldırısına neden olarak, Irak ordusunun Kuzey Irak'a -Güney Kürdistan- sızmasını gösteriyordu. Körfez savaşından sonra bu bölge, Irak ordusundan temizlenmiş ve BM'nin himayesinde bölge ilan edilmişti.

Belgelerden

“Gençlik; insan yaşamının belirli bir yaş dilimine denk düşen, insanın en dinamik, en atak, en duyarlı, öğrenmeye, değişime, yeniliğe en açık olduğu dönemini ifade eder.

Gençlik “bugün” ile gelecek arasında bir köprü, “eski”nin bağrında filizlenen, onunla çatışma içinde gelişen “yeni”nin geleceğe taşıyıcısıdır. “Eski”nin değerleri, düşünüş ve davranış tarzı henüz onda kökleşmemiş ya da egemen hale gelmemiştir. Bu nedenle eskiyle bağları zayıftır. Geleneklerin, yasaların, dinin, okulun, ailenin (düzenin temel kurumları) baskısı onu -eskimiş olan- kurulu düzene tavır almaya yöneltir. Bu onun eskiyle çelişki ve çatışmalarının ifadesidir. “Eski”yle bağlarının zayıflığı nedeniyle toplumun öğrenmeye, değişmeye, yeniliğe en açık kesimidir.

Marksizm, doğduğundan beri " çürütülme"ye çalışılmış, gerçekleşen ise tam tersi olmuştur; marksizm, kendine karşıt görüşleri çürüterek gelişmiştir. Dünya burjuvazisi, kendi sınıfsal çıkarı ve geleceği açısından marksizmin ne denli ölümcül bir tehlike arz ettiğini çok erken kavramış ve tarihin her döneminde marksizme karşı mücadelesini başta; felsefe, ekonomi ve teori olmak üzere, her alanda ve her bir tarihi dönemin somut sorunları temelinde ele alarak sürdürmüştür. Burjuvazinin ve onun uluslararası alanda işçi ve komünist işçi hareketi içindeki ajanlarının (revizyonistlerin) hep değişik formlarda açığa çıkması bunun açık ifadesidir. Burjuvazi, marksizmi çürütmek için somut durumun somut analizinden hareket etmiştir. Bugün de öyle hareket ediyor. Revizyonist blokun çökmesiyle, kesintisizce sürdürmekte olduğu antikomünizm mücadelesini "Sosyalizm öldü" kampanyasına dönüştürdü. Bu yazımızda bu alandaki gelişmeleri; dünya burjuvazisi ve onun hesabına çalışan revizyonistlerin marksizmi, sosyalizmi "öldürme" operasyonlarını(!) güncel bakımdan inceleyeceğiz.

Bu sayımızdan itibaren SB'de sosyalizmin inşasını çeşitli açılardan ele alan bir makale dizisini yayımlayacağız. Bu yıl, Ekim Devrimi'nin 79. yıldönümü. Bu yıl aynı zaman da, 514 Ekim 1952'de gerçekleştirilen SBKP(B)'nin 19. Parti Kongresi'nin de 44. yıldönümü. Ekim 1917'de Rus proletaryası, müttefikleriyle birlikte burjuvaziyi siyasi iktidardan uzaklaştırdı ve dünyanın altıda birini kapitalist/emperyalist ekonomiden kopartarak, kendi diktatörlüğünü, proletarya diktatörlüğünü kurarak sosyalist inşanın yolunu açtı. Bu anlamda Büyük Sosyalist Ekim Devrimi, tarihi sürecin çok şanlı, kısa bir anıydı ve sosyalist inşanın "olmazsa olmaz" ön koşuluydu. Bu makale dizimizde, açılan yolda nasıl yüründüğünü; sosyalizmin nasıl inşa edildiğini, hangi sorunlarla karşılaşıldığını ve bunların üstesinden nasıl gelindiğini; sosyalizmin inşa ediliyor oluşunun veya inşa edilmişliğinin kıstaslarının neler olduğunu ele alarak, 1917'den itibaren başlayan bu süreci 1952'ye, 19. Parti Kongresi'ne kadar getireceğiz ve son olarak da bu kongrenin hem SB hem de dünya proletaryası açısından tarihi anlamını analiz edeceğiz.

Komünist Enternasyonal’in Yürütme Komitesi, büyük sosyalist Ekim Devrimi’nin 20. yıldönümü vesilesiyle bütün dünya proleterlerine, emekçilerine ve halklarına yönelik bir çağrı yayınlar. Bu çağrıyı "Ekim Devrimi’nden XIX. Parti Kongresi’ne SB’de Sosyalizmin İnşaası Sorunları" yazı dizisine giriş olarak buraya aktarıyoruz. (Çeviri biraz kısaltılmıştır)

"Devrimlerin tarihi en iyi partilerin, en ileri sınıfların en sınıf bilinçli öncü birliklerinin tahmin ettiklerinden daima içerik olarak çok daha zengin, daha renkli, daha çok yönlü, daha canlı ve 'kurnaz'dır. Bu anlaşılırdır da, çünkü en iyi öncü birlikler, onbinlerin bilincinin, arzusunu, tutkusunu, hayalgücünü dile getirir. Devrim ise bütün insan yeteneklerinin, özel bir atılım ve özel bir gerilim anında, en keskin sınıf mücadelesi tarafından harekete itilmiş onlarca milyonun bilinci, iradesi, tutkusu ve hayal gücüyle gerçekleşir."

Lenin

"Bir avuç insan, birbirimizin elini sımsıkı tutmuş halde, sarp bir yolda, uçurumun kenarında yürüyoruz. Her taraftan düşmanlarca sarılmışız ve yolumuza neredeyse devamlı düşman ateşi altında devam etmek zorundayız. Özgürce almış olduğumuz kararla, tamda düşmanlara karşı savaşmak için birleştik."

Lenin

GİRİŞ:

Proletaryanın öncü müfrezesi Marksist Leninist Komünist Parti, birlik devriminden bu yana sınıf savaşımının çeşitli alanlarına yönelik müdahalesi, birleştirici tutumu ve uzlaşmaz sınıf tavrıyla büyüyen bir trendde ilerliyor. Partinin ortaya koyduğu bu performans, dost ve düşman nezdinde bir sır değildir.

Bir önceki sayımızda, 1971 devrimciliğinin farklı bileşenlerinin genelde Türkiye devrimine ve özelde leninist proletarya partisi anlayışına ilişkin karakteristik yaklaşımlarının anlatımını, yarısömürge ve geri ülkelerde,

1) Ekim Devrimi modelinin geçerli olmadığı,

2 ) Silahlı savaşımın devrimin başlangıcından zaferine değin siyasal savaşımın temel biçimi olduğu,

3) Devrimin kırlardan kentlere doğru bir rota izleyeceği,

4) Proletarya partisinin bileşiminde köylülerin ağırlıkta olacağı,

Elinizdeki 8. sayı ile sizlerle yeniden merhaba diyoruz.

Bu sayıda; 7. sayıda başlayan '71 çıkışı ve Leninist Parti Anlayışı” başlıklı yazının son bölümü, birinci yazımız.

İkinci yazımız yine parti yaşamına ilişkin; büyüyen bir partinin kadro ve örgüt sorunlarını işliyor. Coğrafyamızda ve somutta yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini bulacağımız bu yazıyı, özel olarak mücadele yaşamının henüz başındaki genç marksist leninist komünistleri eğitici niteliktedir.

Marksist Teori

Yaygın Süreli Yayın
Varyos Gazete Dergi adına Yazı İşleri Müdürü: Tülin Gür
Posta Çeki Hesap No: Varyos Gazete Dergi 17629956
Türkiye İş Bankası IBAN: TR 83 0006 0011 1220 4668 71

Bize Ulaşın

Yönetim Yeri: Aksaray Mah. Müezzin Sok. İlhan Apt. No: 12/1 D:7 Fatih/İSTANBUL
Tel: (0212) 529 15 94  Faks: (0212) 529 06 75
Web Sitesi: www.marksistteori5.org
E-posta: info@marksistteori.org
Twitter: @mt_dergi